Güncel

LGBTİ’lerden çağrı: “Biz de demokrasi istiyoruz!”

Pembe Hayat ve İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi, Figen Kalkan’ın intiharından sorumlu itirafçı savcı Ferhat Sarıkaya ve hukuk alanında LGBTİ’lere yönelik keyfi uygulamalarla ilgili bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada yakılarak katledilen trans kadın Hande Kader’in ölüm sebebinin de hukuk alanındaki cezasızlık uygulamaları olduğuna dikkat çekildi. Açıklamaya HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu da katıldı.

Pembe Hayat ve İnsan Hakları Derneği(İHD) Ankara Şubesi bugün bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada itirafçı savcı Ferhat Sarıkaya’nın Pembe Hayat eski yönetim kurulu üyesi Figen Kalkan’ın intiharından sorumlu olduğu belirtildi. Geçtiğimiz hafta Zekeriyaköy’de yanmış cesedi bulunan trans kadın Hande Kader’in ise hukuk alanındaki cezasızlık nedeni ile katledildiği belirtildi.

İHD ve Pembe Hayat adına açıklamayı okuyan Pembe Hayat yönetim kurulu başkanı Buse Kılıçkaya “Gerek yasa koyucuların ve gerekse bu yasaları uygulayanların keyfi ve ideolojik tavrı nedeni ile trans ve kadın cinayetlerinde ciddi bir artış yaşandığı herkes tarafından bilinmektedir. LGBTİ ve kadın intiharlarının ise toplum tarafından işlenmiş cinayetler olduğu bir gerçekliktir” dedi.

Kılıçkaya “Bizler yaşadığımız bu toplumda her gün, her an ayrımcılığa maruz kalmakta, şiddet görmekte, taciz ve tecavüze uğramakta, nefret söylemleri ile öldürülmekte, yok sayılmakta, yok edilmekteyiz. Toplumda var olan bu nefret hali maalesef ki ‘herkesin yargı önünde eşit olduğunu’ belirten Anayasa ve uluslararası sözleşmelere rağmen yargıda da devam etmektedir” diyerek LGBTİ’lere yönelik keyfi uygulamalara son verilmesi gerektiğini söyledi.

Sarıkaya’nın adaletsiz tutumunun sadece Figen’in intiharına sebep olmadığını belirten Kılıçkaya, aynı dönemde Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi rektörü olan Yücel Aşkın’ın ve genel sekreter yardımcısı Enver Arpalı’nın da ölümünden sorumlu olduğunu söyledi.

Kılıçkaya “Bizler de demokrasi istiyoruz! Demokrasi mitingleri ile demokrasiye ve halkın iradesine sahip çıktığını söyleyenler, LGBTİ’lerin ve kadınların demokrasi taleplerini görmezden gelmeyi bırakmalıdır” diyerek ayrımcılığa son verilmesi çağrısı yaptı.

Yine kişilerin özel hayatlarını teşhir eden, nefreti körükleyen ve hedef gösteren medya aynı oranda sorumlu olduğuna değinildi.

Kılıçkaya açıklamasını “Bizler; herkesin temel haklardan faydalanabildiği, kanunlar karşısında eşit olduğu ve adil olarak değerlendirildiği bir yaşam istiyoruz” diyerek bitirdi.

 

“5 asker, Figen’in hayatına darbe yapmak istemişti”

Açıklamaya katılan HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu ise “LGBTİ’ler uzun yıllardır demokrasi istiyorlar, uzun yıllardır yaşam hakkının güvenceye alınmasını istiyorlar, uzun yıllardır çalışma hayatının güvenceye alınmasını istiyorlar. Ancak maalesef bu talepler birçok kişi tarafından desteklenmiyor. Ben zamanın dayanışma zamanı olduğunu, zamanın yan yana durma zamanı olduğunu ifade etmek isterim. Gerçekten oldukları gibi yaşamak isteyen insanların, huzurlu bir şekilde çalışmak isteyen insanların yakma kültürüyle kötülüğün iktidarıyla giderek daha fazla yüz yüze geldiği bugünlerde kaybettiğimiz bütün arkadaşlarımızı, kaybettiğimiz bütün LGBTİ’leri de saygıyla anmak isterim. Umarım gelecek bizim ellerinde büyüteceğimiz dayanışmayla daha iyi daha güzel olacak” dedi.

Figen Kalkan’ın davasına bakan Pembe Hayat Derneği’nden Av. Ahmet Toköz ise FETÖ olarak adlandırılan terör örgütünün 2000’li yıllardan itibaren kadrolaştığının iddia edildiğini belirtti. Ancak bu süreçte CMK 231 diye bir madde icat edildiğini ve bu maddenin toplumun bütün dezavantajlı grupları üzerinde keyfi bir şekilde uygulandığını belirtti.

Toköz “5 asker, Figen’e saldırdı. Güvenlik kameralarında bunun kaydını gördük. 5 asker, Figen’in hayatına bir darbe yapmak istemişti. Televizyonlarda Figen’in üzerine aracın bilinçli sürüldüğünü gördük. Adam öldürmeye teşebbüsten dava açılmasını istedik ancak hakaret ve yaralamadan dava açıldı ve bu kişi hükmün geri bırakılmasıyla salındı. Bugün hala Figen’in ve LGBTİ’lerin ölümüne sebep olmuş, Figen’e ve LGBTİ’lere işkence yapmış kişilerin gerekli cezayı almasını talep ediyoruz. Bildiğiniz gibi cezasızlık da bir insan hakları ihlalidir” dedi.

 

“Trans adalet dediğimiz meselenin bakış açısına dair mücadeleyi yükseltmek hedefimiz olacak”

Hande’nin öldürülmesinin ardından gerekli tepkinin verilmediğini belirten Pembe Hayat Derneği avukatı Rıza Yalçın Koçak ise “LGBTİ’ler Hande’nin katlini toplumsal muhalefetin gündemine sokabilmek için bir çaba sarf etmek zorunda kaldı. Özgecan meselesinde LGBTİ’ler bir LGBTİ katledilmiş gibi öfkelerini sergilediler ve tepkilerini ortaya koydular. Bu acı yarıştırmak değildir. Ancak söz konusu bir trans kadın olunca gerekli toplumsal tepki gelmiyor” dedi.

Kolluğa günler öncesinden kayıp başvurusu yapıldığını ancak gerekli ilginin gösterilmediğini belirten Koçak “Şu anda Hande’nin yakılmış bedeni ATK’da. Teşhis yeterli sayılmadığı için kan testinin sonuçları beklenecek cenazenin teslimi için. Ancak bu durumda da keyfi uygulamalar söz konusu. Kaç günde ya da kaç saatte sonuçlanacağı belli değil. Şu anda Pembe Hayat’tan arkadaşlar ve bu konuya duyarlı olan herkes ATK’nın önünde bekleyişlerini sürdürüyorlar. Biz şimdi Hande’nin cenazesini alıp defin işlemini gerçekleştirebilmek ve Hande’nin ölü bedenin en azından huzura kavuşabilmesini sağlayabilmek istiyoruz. Bunun ardından ise hukuki sürecin bir takipsizlikle sonuçlanmadan sürdürebilmek faillerin bulunup cezalandırılmasını sağlayabilmek istiyoruz. Trans adalet dediğimiz meselenin bakış açısına dair mücadeleyi yükseltmek hedefimiz olacak. Bu süreçte de herkesin desteğini bekliyoruz” dedi.

 

Pembe Hayat Derneği yönetim kurulu başkanı Buse Kılıçkaya son olarak mecliste bulunan 4 siyasi partinin milletvekillerinin basın toplantısına çağrıldığını ancak sadece Filiz Kerestecioğlu’nun geldiğine dikkat çekerek bütün siyasi partilerin insan hakları meselesine sahip çıkması gerektiğine değindi.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu